14 Aralık 2011 Çarşamba

mezarlar


yeniden doğuşu simgeleyen bir at gördüm dün gece.
kibritten insanları,çamurdan binaları olan sokaklarda.
gargat ağaçlarının yapraklarıyla doluydu,
temassız sokak lamlalarının altı.
yanan dünyanın etrafında el ısıtmaya çalışan veletler,
kumarı kahve masasında öğrenen zavallı öğretmenim.
yeşil kahve tomurcukları...
bir at gördüm dün gece,
yağmuru üflemesi ile durduran ,
ve ağzından küfür eksik olmayan ,
rahminde kan dolu.
şimdi bebek mavisi duvarlarım...
inandırmaya çalıştığım benliğim gibi.
mezarlara basarak ilerledim ,
kum gibi yağmurun altında.
kapımın önünde,ayaklarımın altında
aklımda annemin sözü,
çocukca çarpılma korkusu.

1 Aralık 2011 Perşembe

çirkin gün

hem defolu hem maskeli olurmu.
bu ne çılgın cesaret!
bedenin fuhuşa aşırı sevgisi.
çok konuşmaya gerek duymadan halledilen,
kalitesiz meseleler.
ya yalansa bugünde diğer günler gibi,
gerek yoksa göz açıp kapamaya,
yine yeniden.
kalemin traşsız halleri...
sabahın lekeli doğanları...
kırmızının maviyle boş savaşı...
ne beklersinki devamlı dönenden.
mutlu olsan olmazmı,
çıkan dumandan.
boşuna ağlar gözlerin bugün...
alkışlarsın sahnedikini iner aşağı,
yarı platonik yarı aşık halde.